Yusuf Özmerdivenli Kimdir
| EĞİTİME ADANMIŞ BİR ÖMÜR Yusuf ÖZMERDİVENLİ |
 |
Ömrünü bütün insanlığa, dolayısıyla Eğitime hizmet için harcayan Yusuf Özmerdivenli 16 Aralık 1944 de İncesu’da dünyaya geldi, ilk ve ortaokulu İncesu’da Liseyi Kayseri Lisesi’nde okumuştur. Yüksek öğrenimini Konya Selçuk Üniversitesi Eğitim Fakültesi (Eğitim Enstitüsü) Fen Bölümünde yapmış. Daha sonra Anadolu Üniversitesi Fizik Bölümünde bir yıl lisans tamamlamıştır.
1974 yılında öğretmen olan Süheyla Hanımla evlendi. Biri Avukat diğeri İngilizce Öğretmeni olan iki kızı ve Mimar olan bir oğlu olmak üzere üç çocuğu ve 3 torunu vardır. Üniversiteden mezuniyetine müteakip Kayseri Argıncık Lisesi’ne atanmış. Orada Müdür Yardımcısı ve Müdür Başyardımcısı olarak üç yıl çalıştıktan sonra vatani görevini yapmak üzere ayrılmıştır. Askerlik görevini Yedek Subay olarak İstanbul’un tarihi Selimiye Kışlası’nda yapmıştır. 18 aylık askerlik sürecinde Nöbetçi Subayı olmadığı hafta sonlarını askeriyenin verdiği imkânlarla birçok tarihi okul ve külliyeleri gezerek, inceleme, araştırmalar yaparak değerlendirmiş, kendisine ileride lazım olacak konularda notlar almış, arşivini zenginleştirmiştir.
Eğitim-öğretim alanında derin bilgi ve beceriye sahip olan Yusuf Özmerdivenli, paha biçilmeyecek değerde kültür ve tarihi hazineleri sinesinde barındıran İstanbul’dan büyük donanımlarla, kendisini geliştirerek vatani görevini tamamlayıp Kayseri’ye döndüğünde; Kayseri Milli Eğitim Müdürlüğü’nce, Argıncık Lisesi’nin Müdürlüğü, merkezde birçok okulun Müdürlükleri ve Müdür yardımcılıkları yanında İlçe Milli Eğitim Müdürlükleri de teklif edilmesine rağmen, hiçbirisini kabul etmeyerek “Kendi mezun olduğum Kayseri Lisesi’nde hizmete devam etmek istiyorum” diyerek Kayseri Lisesi Fizik Öğretmenliği ve Müdür Yardımcılığı’nı tercih etmiş, böylece askerlik dönüşü, yeni hayatına kendi mezunu olduğu okulunda başlamış. Burada unutulmaz hizmetlere imza atmıştır.
Öğretmenlik sadece sabah gidilip öğle vakti dönülen, Cumartesi, Pazar sömestri ve yazın tatil yapılan bir meslek değildir. Öğretmenlik anne olmaktır, baba olmaktır. Ağabey, abla, arkadaş olmaktır. Öğretmenlik yüreği kocaman insan olmaktır. Öğretmen daima okuyan, araştıran kendini yenileyen insan olmalıdır… “Bir sevdadır, öğretmen olmak …” düsturlarını kendisine prensip edinerek göreve başladı.
Asli öğretmenlik görevi dışında Kayseri Lisesi’nin tarihini araştırmakla ise başladı. Ancak levhada ki “Kayseri Lisesi 1893” yazısı dışında Kayseri Lisesi’nin tarihi hakkında kimse bir şey bilmiyordu. Şimdiye kadar Kayseri Lisesi’nde çok sayıda tarihçi, Edebiyatçı, Fizikçi… görev yapmış ama bu konuyla ilgilenmemişler. Bu görevi ben yapmalıyım, gelecek kuşaklara ışık tutmalı, onlara fayda sağlayarak yardımcı olmalı, Kayseri Lisesi ile ilgili bilgi ve belgeleri zaman selinin önünden kurtulmayalım… diyerek işe koyuldu.Öğretmen arkadaşları ders dışı zamanlarını kahvehanelerde, lokallerde oyun v.b. Etkinliklerle değerlendirirken (!) Yusuf Özmerdivenli mesai dışı çoğu zamanını (hatta Cumartesi-Pazarını) Kayseri Lisesi’nin tozlu raflarında araştırma-inceleme yaparak hizmete devam etti.
Fizik öğretmeni ve Müdür Yardımcısı olarak uzun yıllar görev yaptı. Öğrenciliği ile birlikte hayatının çeyrek asrının geçtiği Kayseri Lisesi’nde binlerce öğrenci yetiştirmenin yanında, birçok kalıcı hizmet ve esere imzasını attı. Kayseri Lisesi ile özdeşleşti. Adeta bir ekol oldu. Yazı İşleri Müdürlüğü’nü bizzat üstlenerek 23 sayı çıkardığı KAYSERİ LİSESİ DERGİSİ Kayseri’nin en uzun ömürlü süreli Okul Dergileri arasında yerini aldı. Her biri ait oldukları yılların adeta tarihi birer belgeseli olma niteliğini kazanmış olan:
1) a- 1982-1983 Kayseri Lisesi Yıllığı, b- 1984-1985 Kayseri Yıllığı, c- 1986-1987 Kayseri Lisesi Yıllığı, d- 1990-1991 Kayseri Lisesi yıllığı, e- 1993-1994 Kayseri Lisesi yıllığı Yusuf Özmerdivenli’ nin öncülüğünde çıkarılmıştır.
2) Kayseri Milli Eğitim Gençlik ve Spor Müdürlüğü’nce 1985 yılında çıkarılan “ÖĞRETMENLER GÜNÜ ARMAĞANI” ve 1986 yılında çıkarılan “ÖĞRETMEN ARMAĞANI” isimli kitapları hazırlayan komitelerde görev almıştır.
3) Kayseri Valiliği’nce Cumhuriyetin 75. Yıl dönümü münasebetiyle hazırlanan “Kayseri İl Yıllığı”nın Milli Eğitim bölümünü hazırlamıştır.
4) Kayseri İl Milli Eğitim Müdürlüğünce Cumhuriyetin 75. Yıl dönümünde hazırlanan “Kayseri Milli Eğitim Belgeseli” isimli kitabı hazırlayan komitede görev almıştır.
5) Kayseri Büyükşehir Belediyesi’nin hazırladığı KAYSERİ ANSİKLOBEDİSİ’nin bazı maddelerini yazmıştır.
6) Kayseri Lisesi bünyesinde kurulmuş olan “Kayseri Lisesi 14 Ekim Atatürk Müzesi” ve “Cumhuriyet Eğitim Müzesi” nin kuruluşunda öncülük etmiş ve kurmuştur. Bu müzeler bugün 2 yıl gibi kısa sürede ziyaretçi akınına uğrayarak 500 000 ‘e yakın ziyaretçiyi ağırlayan “KAYSERİ LİSESİ MİLLİ MÜCADELE MÜZESİ” nin de temelini teşkil etmiştir. Bu müzeyi kuranlar Yusuf Özmerdivenli’nin 12 yılını vererek hazırladığı 3 ciltlik 2500 sayfalık “KAYSERİ LİSESİ 100.YIL ŞEREF BELGESELİ”ni baş kaynak eser olarak kullanmışlardır. 7) Dergi Anadolu, Yeşilay, Erciyes, Kayseri Lisesi Dergisi gibi dergilerle, mahalli gazetelerde çeşitli makale, deneme, inceleme ve araştırmaları yayınlamıştır.
8) 125. Yılını idrak eden Kayseri Lisesi, Kayseri Milli Eğitimi ve Türk Milli Eğitimi’nde çok önemli hizmetleri olan, ülkemizde yüz yılını dolduran sayılı okullarımızdan birisidir. Kayseri Lisesi mezunları içerisinde; kimi Başbakan, Cumhurbaşkanı, Genel Kurmay Başkanı olmuş Türkiye’nin Dünya Devletleri içerisinde seçkin bir yer almasında rol oynamış, kimi milletvekili, bakan, yazar, doktor, mühendis, mimar, iş adamı, bilim adamı, öğretmen, hukukçu, sanatkâr v.b. olmuştur. Hülasa Kayseri Lisesi’nin her mezunu bir meşale olarak binlerce meşale tutuşturmuş, vatan sathını aydınlatmıştır. Bu derece öneme haiz olan Kayseri Lisesi’nin tarihini gün ışığına çıkaran ve Kayseri Lisesini dünüyle-bugünüyle tanıtan, tarihi şanla, şerefle, gururla dolu asırlık abide olan okulu gelecek nesillere, gelecek kuşaklara tanıtmak; Kayseri Lisesi’nden bugüne kadar kimler yetişmiş, kimler bu kurumda hizmet vermiş, Kayseri Lisesi’ne ait belge, fotoğraf, hatıra v.b. bilgileri zaman selinin önünden kurtarmak amacıyla üç ciltlik 2500 sayfalık“ KAYSERİ LİSESİ 100. YIL ŞEREF BELGESELİ” ni hazırlamıştı Bu eser, Kayseri Lisesi’nin kuruluşunda sonra yüce Atatürk’ün yaşadığı yıllarda doğan ve kısa bir süre onunla birlikte vatanın bağımsız ve hür havasını teneffüs eden, milletin ümit dolu sıcaklığını duyanlara; 1920-1921 öğretim yılı Kayseri Lisesi Mezuniyet Defterine “ Lise son sınıf talebeleri Sakarya Savaşı’na gönüllü gidip, hepsi orada şehit düştüğünden mektep bu öğretim yılında mezun verememiştir…” sözlerinin Kayseri Lisesi tarihine altın harflerle yazılamasına vesile olanlarla, kendilerinden sonra gelen ve gelecek olan Türk nesillerine karşı yerine getirmek zorunda bulundukları bir görevin gerçekleştirilmesi çaba ve sorumluluğunu taşımaktadır. Bu eser yukarıda açıklanan görüşler ve durum karşısında gecikmiş görevi yerine getirmeye çalışmıştır.Eserin yazarının büyük çaba, iyi niyet ve özveriyle giriştiği ve örneği olmayan çalışmalarından ve bu hizmetinden dolayı: Amirlerinden Takdir ve Teşekkür belgesi alması yanında ödül olarak Kayseri Lisesi mezunları tarafından da Amerika’ya davet edilmiş, üç hafta kalmıştır. Meslek hayatı boyunca eğitim ve kültür alanında yaptığı çalışmalar ve hizmetlerden dolayı çok sayıda Teşekkür Belgesi, Takdir Belgesi, ödül ve plaketler almış, aylıkla ödüllendirme ile taltif edilmiştir. Kayseri Lisesi son sınıf öğrencilerinin gönüllü olarak Sakarya Savaşı’na gidip hepsi şehit düştüğünden okul 1920-1921 öğretim yılında mezun veremediği olayını 1980’li yıllara kadar kimse bilmiyordu. Ancak PKK’nın yeni filizlenmeye başladığı bu yıllarda birçok kişi çocuklarını askere göndermemek için raporlar alıyordu. Bu zaman ünlü şairlerimizden Cahit Külebi Ankara ‘da bir konferans veriyor. Konferansın bir bölümünde: “ sevgili dinleyiciler çocuklarınızı askere göndermemek için hileli yollarla raporlar almayınız. Ecdadımız bu vatanı bize kolaylıkla bırakmadı. Ben Milli Eğitim Bakanlığı Baş Müfettişi olarak Anadolu’yu karış karış gezdim. Kayseri Lisesi’ni teftiş ederken 1920-1921 Öğretim Yılı Mezuniyet Defterinde: “Okulun son sınıf öğrencileri gönüllü olarak Sakarya Savaşı’na gidip hepsi cephede şehit düştüğünden okul mezun verememiştir.” Yazısını okudum diyor. Dinleyiciler arasında bulunan Kayseri Lisesi mezunu Gazi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Alemdar Yalçın Bey olayı duyunca duygulanır. Kayseri Lisesine gelir. Okul Müdürü’nü ziyaret eder. Bu olay hakkında bilgi almak ve Mezuniyet Defteri’ni görmek istediğini belirtir. Müdür bu konuları Yusuf Bey bilir diyerek Yusuf Özmerdivenli’ye yönlendirir. Prof. Dr. Alemdar Yalçın Bey Yusuf Özmerdivenli’nin odasında gelir. Fakat önceki yıllarda eski yazıya alerji duyulduğundan o zamanların kütük ve Mezuniyet Defterleri bodrumdaki arşivlere kaldırılmış olduğundan göremeden Ankara’ya gider. Fakat Yusuf Özmerdivenli mesajı almıştır. Olayın peşini bırakmaz. Araştırmaya devam eder.O Defterleri bulur.Olayı Yerel Gazetelerde, Dergilerde “Öğretmen Armağanı” isimli kitapta yazdığı makalelerle Ulusal Basın’a duyurulmuş oldu. O zaman ki Sabah Gazetesi’nin Baş Yazarı Güngör Mengi yerel basından alıntı yaparak yazdığı başyazı ile Ulusal Basın’a mal edilmiş ve Milli Savunma Bakanlığı’ndan istenen bilgilerle de teyit edilerek Kayseri Lisesi’nin bahçesi’ne Şehitler Anıtı yaptırılmıştır. Ayrıca Kayseri Lisesi mezunu Sakarya İl Jandarma komutanı Haydar Aksu’nun gayretleriyle Sakarya’da yaptırılan Şehitler Anıtı’nın kaidesine de şehit olan Kayseri Lisesi Öğrencileri’nin isimleri yazdırılmıştır.Ayrıca 100 Yıl Şeref Belgeseli baş kaynak eser olarak alınıp, Ulusal Film Şirketi tarafından “ TAŞ MEKTEP” isimli Ulusal Film çevrilmiştir. Böylece bu vatan için hayatlarının baharında canlarını feda ederek şehit olan gençlerimiz Kayseri Lisesi Arşivi’nin tozlu rafları arasında unutulmak ve kaybolmaktan Yusuf Özmerdivenli’nin araştırmaları sayesinde kurtarılmış, gelecek kuşakların bilgisine, istifadesine sunulmuştur.
Gençlere Örnek Olacak Davranış
Kayseri Lisesi’nde okuduğu yıllarda arkadaşları; 50 kuruşa bir paket Maltepe veya Samsun alıp içerken O kendisine, arkadaşlarına ve çevresine bir söz vermiş: “Ben sigara içmeyeceğim. Sigaraya vereceğim para ile kitap alacağım.” demişti. Eğitim ve meslek hayatı boyunca bu sözüne sadık kalarak gereğini yaptı. Bu sayede paha biçilmez manevi değere sahip yaklaşık 10.000 ciltlik bir kitaplığa, kütüphaneye sahip olmuştur. Bu konuda 2017 Yılı Ağustos ayının ilk haftasında Anadolu Ajansı’nın yaptığı bir haber Türkiye’de en çok okunan haber ünvanını kazanmıştır. Google’ ye “Yusuf Özmerdivenli –sigara” yazıp girilirse görülebilir. İnsanımıza kitap sevgisini ve okuma aşkını yayma arzusu gerçekten önemli bir çalışmasıdır.
Yusuf Özmerdivenli okumayı çok seviyordu. Bu yüzden Lisede öğrenciliği yıllarında Kayseri İl Halk Kütüphanesi’nin (Üniversitede okurken Üniversite Kütüphanesinin) Müdavimlerinden birisiydi. Okumaya olan sevgisi O’nu yetişkinliğinde yazarlığa, İnceleme, Araştırma yapmaya taşıdı. Hatta kitap sevgisi, iktibas yapmak zorunda bıraktı. Kayseri Lisesi’nde okurken İl Halk Kütüphanesi ödünç kitap alma servisinden “OKULDA BAŞARININ SIRLARI” isimli kitabı alıp okur. Çok hoşuna gider. Bu kitaptan kendi kitaplığımda da bulunmalı,adeta her öğrencinin başucu kitabı olarcak esedir diye düşünür. Kayseri’deki kitapçılarda; hatta İstanbul’daki sahaflarda da bulamayınca, o kitabı noktasına, virgülüne kadar iktibas eder. Şimdiki gençler bu yönden şanslı. Böyle bir durumda Fotokopi denen bir imkân var. Beş dakikada Beşiktaş hesabı hemen fotokopisini yaptırabilirler. O zamanlar fotokopi denen nimet yoktu. Yusuf Özmerdivenli, hepsinden önemlisi bir gönül adamıdır. O, kalpleri kazanan bir insan. Okuyan-yazan, bir ehl-i ilim adamı, aynı zamanda bir cemiyet insanıdır. Her öğretmenin özelliği, görevi, sevgi ve hoşgörü ortamı oluşturmaktadır. Evet, öğretmenlik bir sevgi mesleğidir. Sevgi dolu bir öğretmen ışık demektir. Öğrencileri onu arar, onu sorar. Öğrencileri öylesine bağlıdır ki “öğretmenim” deyince gözlerinde sevinç ışıkları yanar. Öğrencileri, görevi ve mesleği ile bütünleşir. İşte Yusuf Özmerdivenli de kendisini mesleğine, öğrencilerine ve Kayseri Lisesi’ne adamış, bütün bunlara ilaveten çok önemi bir esere “Kayseri Lisesi 100. Yıl Şeref Belgeseli” ne imza attı. Kendilerini tebrik ediyor, daha nice böylesine güzel, sistemli, muhtevalı eserler vermesini temenni ediyor ve başarılarının devamını diliyorum. “Günümüzde Milletler ve devletler; medeniyet ve hâkimiyet yarışı içindedir. Bu yarışta kullandıkları en etkili vasıta ise hiç şüphesiz ki eğitimdir. Çünkü yarının ilim ve bilim, fikir ve ahlak, sanat ve edebiyat adamları, idareciler, iş adamları v.b. leri hep bugünün çocuklarından çıkacaktır. Kısaca çocuklar, Milletimizin geleceğinin güvencesidir. Onarla ne verirsek onların karşılığını görürüz.” Bu duygularla Milli Eğitim camiasında yirmi yedi yıl sürdürdüğü başarılı hayatıyla dikkat çekiyordu. Temmuz 2000 de emekli oldu. Ama Emekliliği ile de potansiyelliğini gösterdi. Dershane Müdürlüğü görevine başlayıp yirmi yedi yılın verdiği sorumlulukla, idealist bir devlet memuru, idealist öğretmen ve idarecilik deneyimlerini yine insanlığa faydalı olmak yolunda, Eğitim Hizmeti devam etmektedir. Yusuf Özmerdivenli: “27 yıllık Devlet hizmetinden sonra Dershane ve Özel Okul Müdürü olarak da 17 yıl olmak üzere 44 yıl eğitim-öğretime hizmet vermiş 18 yıllık emekliyim. Hiç mütekait olmadan, hiç oturmadım. Eğitim- öğretim hizmetimi hep sürdürdüm ve halen Özel Kayseri Fen Bilimleri Temel Lisesi Müdürü olarak hizmete devam ediyorum” dedi. Öğrencilerine, Arkadaşlarına Yusuf Özmerdivenli’yi sorduğumuzda; Hakkında söylenenlerden bazıları:
Kolay öfkelenen biri değil. Hele pes eden biri hiç değil.
Hata yapan öğrencilerini bile yetiştirip, topluma kazandırmak zorunda oldukları çocuklar olarak görürdü.
Eğitim-Öğretime hizmet yolunda büyük bir sevdayla çalışarak, gönüllerde müstesna bir yer edindi. Ne büyük gurur yaşattı bize.
Herkese örnek olan haliyle gurudan, kibirden ve nefiste uzak bir hizmet adamıydı.
O’nu tanımanın ve öğrencisi olmanın büyük bir şans olduğunu düşünüyorum. Çünkü bizde olumlu ne varsa hepsini ona borçluyuz. Kayseri Lisesi’ne büyük katkıları oldu.
Bu ülkede bugün çok kolay gibi görünen şeyleri yapmak bir zamanlar çok zordu. Yusuf hocamız, o günkü şartlarda “KAYSERİ LİSESİ LİSESİ 100.YIL ŞEREF BELGESELİ” isimli devasa eseri, Kayseri Liselilere, Kayseri’ye ve Türkiye’ye kazandırdı.
Yıllarca Eğitim-öğretime hizmet eden eski emekli okul Müdürlerinden Mustafa Dülgeroğlu İstanbul’dan Kayseri’ye geldiğinde Kayseri Lisesi’ne uğrayıp Yusuf Özmerdivenli’yi eserinden dolayı tebrik edip “ Sayın Hocam bu dünyada hiçbir şey yapmamış olsanız bile “KAYSERİ LİSESİ 100. YIL ŞEREF BELGESLİ”isimli eseriniz sizin hizmetlerinizi taçlandırmak için yeter.” demişti.
“ İnsanlara faydalı olmaktan başkaca bir gayesi” olmayan sayın hocamıza yeni hayatında da başarılar diler, daha nice eserleri insanlığa ve kültür dünyamıza kazandırmasını temenni ediyoruz.
Yusuf Özmerdivenli hocamız hayatı boyunca karıncayı bile incitmeyen,tüm hareket ve davranışlarında çevresindekilere zarafet ve nezaket örneği olan ve tüm yaşantısında İslam’ın emir ve yasaklarını uygulayan, milli ve manevi duyguları yüksek numune bir büyüğümüzdü.
Tam kırk dört sene; Kayseri Argıncık Lisesi, Kayseri Lisesi’nde Öğretmenlik, idarecilik yapmasının yanında; birçok Deshane ve Özel Okulda da Müdürlük görevi yapan, örnek bir neslin yetişmesine rehberlik eden Yusuf Özmerdivenli hocamız, çalıştığı tüm okullardaki ve dershanelerdeki öğretmenlerin özel saygı duyduğu ve her birinin gönlünde ‘’Yusuf Bey’’ ve ‘’Müdür Bey’’olarak yer almış özel bir sevgiye sahipti.
Yusuf Hocam arı gibi çalışır,büyük işler başarır ama asla vitrine çıkmaz,çaka satmazdı! Son derece azimli, okuyan, araştıran ve idealist bir eğitimci-yazardır.
Yusuf Özmerdivenli, olağanüstü gayretiyle bir insanın ömrüne sığması zor bir çalışmaya imza atmış ve Kayseri Lisesi 100. Yıl Şeref Belgeseli adıyla abideleşmiş eserini vermiştir. O bu muazzam emeği ile Kayseri Kültür Tarihi’ne adını silinmez harflerle yazdırmayı hak etmiş mümtaz sahsiyetlerden birisidir.
Kayseri Lisesi’ne adanmış bir hayat! Zorluklar ve engeller karşısında geri adım atmayan, Kayseri Lisesi sevdalısı, yılmaz bir savaşcı.Bitmeyen enerjisi ve üretici bakış açısı ile O, biz öğrencilerinin şirin babası, Kayseri Liseliler ailesinin Yusuf Hocası ve gurur kaynağıdır.Büyük bir başarıya imza atmıştır.
Daha nice yıllara Hocam, sizi bilen biliyor.Yaptıklarınız, eserleriniz, hizmetleriniz hep hayırla anılacak, bol bol dua alıyorsunuz, gelecekte de alacaksınız ve asla unutulmayacaksınız.
Yusuf Özmerdivenli hocamızla ile henüz tanışmadıysanız, hayatında bir çok ilke imza atmış,bu nedenle de pek çok neslin hayatını olumlu yönde etkilemiş bir kişişnin ne kadar mütevazı olabileceğine tanık olabilirsiniz.
Sayın Yusuf ÖZMERDİVENLİ yıllarca okullarda, konferanslarda, sohbetlerde, oturmalarda,Televizyon proğramlarında, velhasıl insanların bir araya geldiği her yerde iyiliği, kitap okumayı ve iyi işler yapmayı tavsiye eden,Kayseri Lisesi denilince akla ilk gelen, adı Kayseri Lisesi ile birlikte anılan şahıs olarak insanların hafızasına kazınan, şehrimizin yetiştirdiği mümtaz şahsiyetlerden birisidir.
Kayseri Lisesi tarihinin bu güne gelmesindeki değerli çalışmaları ve katkılarıyle, yetiştirdiği binlerce öğrencisiyle,eğitimci kişiliğiyle, babacan ve insancıl duruşu ile O hep bizim Yusuf Hocamız olacak. Biz ondan çok şey öğrendik. Şimdi sıra sizde. Eserlerini, yazılarını okuyun ve ilham alın.
aiaeiaiea
KAYNAK: 1) Kayseri Büyükşehir Belediyesi- Kayseri Ansiklopedisi Cilt 5 2) Mehmet Sarı- İncesu’dan Açılan Pencere 2002 3) KAY-TV -Bu Şehrin Işıkları Programı 18.03.2017 4) Çeşitli Gazete,Dergi ve TV Röportajları